TURKIYE DE IS SAGLIGI KAVRAMININ GELISIMINDE ULUSLARARASI ORGUTLERIN ETKISI
Create your Site.
TÜRKİYE'DE İŞ SAĞLIĞI KAVRAMININ GELİŞİMİNDE ULUSLARARASI KURUMLARIN ETKİSİ
Ahmet Haki Türkdemir
Birinci Dünya Savaşı’nın başlaması, iş güvenliğine ilişkin ulusal ve uluslararası düzeydeki çalışma ve düzenlemeleri, savaş süresince engellemiştir. Savaş sonrasında imzalanan Versay Barış Antlaşması ise, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün kurulması olanağını sağlamıştır. Söz konusu örgüt aynı antlaşmayla kurulan Milletler Cemiyeti’ne bağlanmıştır; ancak, faaliyetlerinde kendisine geniş bir serbesti tanınmıştır.[1]
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün dayandığı Versay Barış Antlaşması’nda da yer alan çalışma yaşamı ile ilgili aşağıdaki hükümler “İşçi Hakları Bildirgesi” olarak benimsenmiştir:[2] Emek salt bir meta ya da mal olarak kabul edilmemelidir, çalışanların sendika kurma hakkı olmalı, makul bir yaşam düzeyini sürdürebilmek için elverişli ücret ödenmeli, çalışma süresi günlük 8, haftalık 48 saatten fazla olmamalı, haftada en az 24 saatlik dinlenme süresi olmalı, eşit işe eşit ücret ödenmelidir, ülkede tüm işçiler ekonomik olarak eşit muameleye tabi tutulmalı, işçileri korumayı amaçlayan yasa hükümlerinin uygulanmasını temin edecek bir denetim sistemi kurulmalıdır.
UÇO’nün, kuruluşundan 25 yıl sonra savaş sonrası bir dönemde 1944 yılında yayınladığı Filedelfiya Beyannamesi’nde vurguladığı ilkelerden bazıları şunlardır: Emek bir mal değildir, sözleşme ve dernekleşme özgürlüğü ilerlemenin temel koşuludur, herhangi bir yerdeki yoksulluk, başka yerlerdeki refah için de tehlikedir, tüm insanlar, ırk, inanç ve cinsiyetleri ne olursa olsun, özgürlük ve onur, ekonomik, güvenlik ve fırsat eşitliği ilkelerine uygun olarak, maddi olanaklarını artırma ve manevi gelişme yolunda ilerleme hakkına sahiptir.
İş sağlığı alanında önemli görevler üstlenen hekimlerin üst örgütü olan Dünya Tabipleri Birliği’nin 1993 yılında yayınladığı bildiride, çalışma hayatına ilişkin başlıca noktalar aşağıdaki gibidir:[3]
“Hekimlerin sağlığı geliştirme ile ilgili olarak, işten kaynaklanan hastalıkların ve yaralanmaların önlenmesi konusundaki etkinliklere destek olmalıdır,
Her çalışan en yüksek düzeydeki korunma olanaklarından yararlanmalıdır,
Sağlıklı ve üretken çalışmanın ayrılmaz bir parçası olarak, insan değerleri anlamında işbirliğini sağlama bakımından, hükümet yetkilileri, işverenler, işçiler ve hekimler arasında karşılıklı görüşmelerin büyük önemi vardır,
Sağlık üretkenliği etkilediği için, herkes sağlığın geliştirilmesi (promotion) konusunda çaba göstermelidir”
13 Ocak 1340 tarihinde Başvekil İsmet imzası ile Meclis’e sunulan Mesai Kanunu Layıhası Esbab-ı Mucibe Layıhasında, uluslararası rekabetin önemine değinilmiştir;
“(1890) tarihinde Berlin ve bilâhara Brüksel, Zurih ve Paris’te kongreler inikat ederek (1901) senesinden itibaren Bal şehrinde beynelmilel mesai idaresi namı altında bu mesail ile daimî surette meşgul bir müessese vücude getirilmiş ve bedelharp bu mesailin vasi bir surette hal ve temşiyeti Cemiyeti Akvamın cümlei vazaifinden addedilerek müteaddit konferenslar akd ve mükarrerat ittihaz edilegelmiştir.”[4]
Böylece, konunun uluslararası anlaşmalarda da önemli bir yer aldığı ve ülke olarak bizim de buna uymamız gerektiği belirtilmiştir.
Âli İktisat Meclisi’nin 10 Nisan 1934’te Başvekilliğe gönderdiği Beynelmilel Mesai Konferansları (Uluslararası Çalışma Örgütü-ILO) mukarreratı ile hazırlanan iş kanunu layıhasının karşılaştırılmasına dair raporda, iş sağlığı konusunda ele alınan konular şöyle sıralanmıştır:[5]SOZLESMELERLE ILGILI GORUSLER
1 sayılı Çalışma Süreleri (Sanayi) Sözleşmesindeki fazla çalışma süreleri ile ilgili olarak çıkarılacak bir nizamname ile düzenlenebileceği,
2 sayılı işsizlikle ilgili (şomaj) sözleşme konusunda bizde işsizlik sigortası olmadığından yer verilmesine gerek olmadığı,
3 sayılı Analığın Korunması Sözleşmesindeki doğum öncesi ve sonrası altışar haftalık sürelerde kadınların çalıştırılmamasını öngörürken, buradaki iş kanunu tasarısında Umumi Hıfzıssıhha Kanununa atıfta bulunulduğu ve onda da doğum öncesi ve sonrası üçer haftalık sürelerde çalıştırılmaması hükmü olduğu ve iş kanununda bu konunun yeniden düzenlenmesi gerektiği,
Şarbon hastalığına yönelik 3 sayılı tavsiye kararına tam uyum sağlandığı,
4 sayılı Kurşun Zehirlenmesi (satürnizm) Tavsiyesi (kadınlar ve çocuklar) ile yaş düzenlemeleri arasında farklılık bulunduğu,
5 sayılı sözleşmedeki 16 yaşından küçükler için sicil defteri tutulması zorunluluğunun bizde tüm işçilere zorunlu tutulduğunu,
6 sayılı Çocukların Gece Çalışması Sözleşmesi (Sanayi) konusunda 16 yaş altındakilerin çalışmaları Umumi Hıfzıssıhha Kanunu (UHK) ile yasaklanmış olduğu ancak 16-18 yaşlarındakiler ile ilgili bir düzenleme içermediği ve yine sözleşmedeki gece çalışmasının akşam saat 10(22)’den sabah 5 arası olduğu, buna karşılık, UHK’nun 174 üncü maddesinde gece çalışmasının saat 8(20)’de başlatılmasına karşılık, bitiş süresinin belirtilmemiş olduğu, bu konuda tamamlayıcı hükümlerin eklenmesi gerektiği,
6 sayılı Beyaz Fosfor Kullanılmaması Konusundaki Tavsiyeye, Lozan muahedesinin 100 ncü (m. 113/14[1]) maddesi gereği taahhüd etmiş olduğumuzdan bakanlar kurulu kararı ile 27 Nisan 1932’de kabul edilmiş ve ilgili devletlere 17 Şubat 1933’de bildirildiği,
7 sayılı İş Süresi Tavsiyesi (Balık Avcılığı) ile belirtilen 8 saatlik sürenin tüm işkolları için geçerli olduğunu,
8 sayılı İş Süreleri Tavsiyesi (İç Sular) için olan uygulamaya uyumlu olduğu,
9 sayılı Denizcilerin Ulusal Statüleri Tavsiyesi konusunda tasarıda hiçbir hükmün bulunmadığı,
7 sayılı Asgari Yaş Sözleşmesi (Deniz) konusunda tasarıda çocuk mesaisi kısmının deniz işlerine şümullü olmamasından dolayı söz konusu olmadığından,
8 sayılı İşsizlik Ödenceleri Sözleşmesi (Deniz Kazası) konusunda tasarıda hiçbir hükmün bulunmadığı,
12 sayılı Analığın Korunması Tavsiyesi (Tarım) konusunda UHK 155 inci maddesinde ziraat işçileri hariç tutulduğundan geçerli olmadığı,
10 sayılı sözleşme ile 13, 14, 15 ve 16 sayılı tavsiyeler konularında da tarımla ilgili hükümler bulunmadığından tasarıda yer verilmediği,
11 sayılı Dernek Hakkı Sözleşmesi (Tarım) konusunda tasarıda 127-131 inci maddelerle grev ve lokavtın yasaklanması nedeniyle olanak olmadığı,
12 sayılı İş Kazalarının Tazmini Sözleşmesinde (Tarım) yapılan düzenlemeler konusunda tasarının 48 inci maddesi ile tarım işçilerinin de yararlanabilecekleri,
13 sayılı Üstübeç Sözleşmesi (Boya) konusunda UHK 179 uncu maddesindeki düzenlenecek nizamname ile uyumun sağlanabileceğini,
14 sayılı sözleşme ve 18 sayılı tavsiyeler ile ilgili olarak 394 sayılı kanun ile sağlanmış olduğunu,
15 ve 16 sayılı sözleşmeler konusunda tasarıda herhangi bir hükmün bulunmadığı,
20 sayılı İş Teftişi Tavsiyesi konusunda taslakta olmamasına karşılık idari tedbirlerle uyumlulaştırılabileceği,
21 sayılı tavsiyede Boş Zamanların Kullanılması Tavsiyesi konusunda taslakta herhangi bir hükmün bulunmadığı,
17 sayılı İş Kazalarının Onarımı Sözleşmesinin taslağa uyumlu olduğu,
22 sayılı İş Kazalarının Onarımı Tavsiyesi (Ödenceler) konusundaki düzenlemelerin taslaktaki 76, 79 ve 80 inci maddelerine uyumlu olmadığını,
23 sayılı İş Kazalarının Onarımı Tavsiyesi (Yargılama) konusunda taslakta iş kazaları mahkemesi tesis edilmediği, adi mahkemelerde uzmanların dinlenmesi temini ile muhakemeleri kanunu müsaid bulunmakta,
18 sayılı Meslek Hastalıkları Sözleşmesi ve 24 sayılı Meslek Hastalıkları Tavsiyeleri taslakta bulunmamakta,
19 sayılı İşlem Eşitliği Sözleşmesi (İş Kazaları) ve 25 sayılı İşlem Eşitliği Tavsiyesi (İş Kazaları) düzenlemelerinin taslaktaki 51 inci maddenin uygun olduğu,
20 sayılı Gece Çalışması Sözleşmesi (Fırınlar) ile yapılan düzenlemelerin taslakta bulunmadığı,
21 sayılı Göçmenlerin Teftişi Sözleşmesi ve 26 sayılı Gemilerdeki Göçmenlerin Korunması Tavsiyesi konularında taslakta bir hüküm bulunmadığı,
22 ve 23 sayılı sözleşmeler ile 27, 28 sayılı tavsiyeler hakkında taslakta hüküm bulunmadığı,
24 sayılı Hastalık Sigortası Sözleşmesi (Sanayi), 25 sayılı Hastalık Sigortası Sözleşmesi (Tarım) ve Hastalık Sigortası Tavsiyelerinde yapılan düzenlemelerin taslakta yer almadığı,
26 sayılı sözleşme ve 30 sayılı tavsiye (asgari ücret tesbiti konusunda) taslakta hüküm bulunmadığı,
31 sayılı İş Kazalarının Önlenmesi Tavsiyesi konusunda UHK m. 179 ile düzenlendiği,
27 sayılı Vapurlarda Taşınan Kolilerin Ağırlığının Belirtilmesi Sözleşmesinde yapılan düzenlemenin taslakta belirtilmemiştir,
32 sayılı Makinelerin Güvenlik Düzeni (tertibatı) Tavsiyesi ile yapılan düzenlemelerin UHK m. 179 ile uyumlulaştırılabileceği,
28 sayılı Gemi Yapımı İşçilerinin (Dokerlerin) Kazalara Karşı Korunması Sözleşmesindeki hükümlerin UHK md 179’da yapılacak düzenlemelerle uyumlu hale gelebileceği,
33 sayılı tavsiyenin taslakta engel hüküm bulunmadığı,
29 sayılı Zorla Çalıştırma Sözleşmesi, 35 sayılı Çalışmada Dolaylı Baskı Tavsiyesi, 36 sayılı Zorla Çalıştırmanın Düzenlenmesi Tavsiyelerinde yapılan düzenlemeler aleyhine taslakta hüküm bulunmadığı,
37, 38, 39 sayılı tavsiyelerde bahsedilen düzenlemeler hakkında taslakta hüküm bulunmadığı,
31 sayılı İş Süreleri Sözleşmesi (Kömür Madenleri) ile yapılan düzenlemelerin taslaktaki 30 uncu maddesinin nizamname ile yapılabileceği, 31 inci maddede bulunabileceği,
32 sayılı Gemi Yapımı İşçilerinin (Dokerlerin) Kazalara Karşı Korunması Sözleşmesi ve 40 sayılı Gemi Yapımı İşçilerinin (Dokerlerin) Kazalara Karşı Korunması Tavsiyelerinde yapılan düzenlemelerin taslaktaki 39 uncu madde ve UHK 179 uncu maddede geçen nizamname ile yapılabileceği,
33 sayılı Asgari Yaş Sözleşmesi (Sınai Olmayan İşler) ve 41 sayılı Asgari Yaş Tavsiyesi (Sınai Olmayan İşler) tarafından yapılan düzenlemeler taslakta bulunmamakta ancak UHK’daki 176 ncı maddede kısmen düzenlendiği, genel olarak deniz ve tarım işçileri ile sosyal sigortalar konularında iş kanunu taslaklarında düzenlemeler bulunmadığı anlaşılmaktadır.[1] Seha L. Meray, Lozan Barış Konferansı, Tutanaklar, Belgeler, Takım I, Cilt 1, Kitap 2, AÜ SBF Yayını, No:300, 1970, s.94

KAYNAKLAR
[1] Tankut Centel, a.g.e., s.22
[2] Uluslararası Çalışma Kurulları, Uluslararası Çalışma Bürosu, Ankara ve Türk İş, ISBN 92-2-106445, Türk-İş Yayını, No:198, Ankara, 1990
[3] Sağlıkla İlgili Uluslararası Belgeler, (Dünya Tabipler Birliği’nin İşyeri Güvenliği Konusundaki Görüşü, 45. DTB Genel Kurulu, Macaristan, Budapeşte, Ekim, 1993) Türk Tabipleri Birliği Yayını, Ankara, 1998, s.105; Nazmi Bilir, Ali Naci Yıldız, a.g.e., s.3
[4] TBMM Zabıt Ceridesi, Devre II, İctima Senesi: III, Cilt 19, 1977, s.1-2; Mesut Gülmez, Türkiye Belgesel Çalışma İlişkileri Tarihi (1936 Öncesi); TODAİE Yayını, Ankara, 1983, s.254
[5] T.C. Başbakanlık Arşivi, 1936 İş Kanunu Dosyası; TBMM Arşivi, 3008 Sayılı İş Kanunu Dosyası; Mesut Gülmez, Türkiye Belgesel Çalışma İlişkileri Tarihi (1936 Öncesi); TODAİE Yayını, Ankara, 1983, s.498-517